DOLAR 33,9818 0.11%
EURO 37,7251 -0.39%
ALTIN 2.726,78-0,69
BITCOIN 18400150.13977%
İstanbul
25°

HAFİF YAĞMUR

05:03

SABAHA KALAN SÜRE

admin

admin

29 Haziran 2024 Cumartesi

Bir Dünya İş programının bu bölümde konuğu İnci Optik oldu.

Bir Dünya İş programının bu bölümde konuğu İnci Optik oldu.
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Devamını Oku

Fitch Türkiye ekonomisi için büyüme tahminini yüzde 2,8’den 3,5’e çıkardı

Fitch Türkiye ekonomisi için büyüme tahminini yüzde 2,8’den 3,5’e çıkardı
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings hazırladığı raporda, Türkiye ekonomisinin büyüme tahminini bu yıl için yüzde 2,8’den yüzde 3,5’e çıkardı.Fitch, Küresel Ekonomik Görünüm Raporu’nun haziran sayısını “Para Politikası Yeni Bir Aşamaya Giriyor” başlığıyla yayımladı. Dünya ekonomisinin büyüme tahmininin 2024 yılı için yüzde 2,4’ten yüzde 2,6’ya çıkarıldığı kaydedilen raporda, küresel ekonominin 2025 ve 2026’da her iki yılda da yüzde 2,4 büyümesinin beklendiği kaydedildi.TÜRKİYE’NİN BÜYÜME BEKLENTİSİ YÜZDE 3,5’E YÜKSELTİLDİTürkiye ekonomisine ilişkin değerlendirmelere de yer verilen raporda, ekonominin bu yılın ilk çeyreğinde ihracattaki toparlanma, ithalattaki keskin düşüş ve hala güçlü olan iç talep nedeniyle tahminlerin üzerinde büyüdüğü aktarıldı. Raporda, Türkiye ekonomisinin büyüme tahmininin bu yıl için yüzde 2,8’den yüzde 3,5’e çıkarıldığı bildirildi. Ülke ekonomisinin 2025’te yüzde 3 ve 2026’da yüzde 3,2 büyümesinin beklendiği kaydedildi.”SIKI PARA POLİTİKASI ENFLASYONUN DÜŞÜRÜLMESİNE YARDIMCI OLACAK”Daha sıkı para politikası, daha yavaş kredi büyümesi ve maliye politikasının beklenen sıkılaşmasının bu yıl enflasyonun düşürülmesine yardımcı olacağı, önemli baz etkileriyle de temmuz ayından itibaren yıllık oranın düşmesine katkıda bulunacağı belirtilen raporda yıl sonu enflasyon beklentisinin 2024 için yüzde 43, 2025 için yüzde 23 ve 2026 için 18 olduğu kaydedildi.Kaynak: AA / Ekonomi Fitch Ratings Türkiye Finans Dünya Ekonomi Güncel Haberler

Devamını Oku

İhracatçının döviz gelirine yönelik 3 değişiklik

İhracatçının döviz gelirine yönelik 3 değişiklik
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Firmaların yurt dışı kaynaklı döviz gelirlerinin Türk Lirasına dönüştürülmesine yönelik uygulamada üç önemli değişiklik yapıldı.Geçtiğimiz günlerde Merkez Bankası normalleşme adımlarına bir yenisini daha eklemişti. Bu kapsamda İhracat Genelgesi ve Görünmeyen İşlemler Genelgesi güncellenmişti.Buna göre TCMB’nin 10 Haziran’dan itibaren ihracat bedellerinin ve döviz kazandırıcı hizmet gelirlerinin bankalara satılan bölümünün TCMB’ye satış yükümlülüğü oranlarını yüzde 40’tan yüzde 30’a düşüreceği ifade edilmişti.İLGİLİ HABERTCMB’den yeni normalleşme adımı: İhracat bedellerinin satış yükümlülüğü düşürüldüTürkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) ihracat bedellerinin ve döviz kazandırıcı hizmet gelirlerinin TCMB’ye satış yükümlülüğü oranlarını yüzde 40’tan yüzde 30’a indireceği bildirildi.Cumhurbaşkanı Erdoğan da ihracatçıların döviz bozdurma zorunluluğunun yüzde 40’tan yüzde 30’a indirildiğini anımsatmış, bu uygulamaya ilişkin Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ise sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, makro finansal istikrarın ve rezervlerin güçlenmesi ile makroihtiyati çerçevede sadeleşme adımlarına devam edildiğini belirterek, reeskont kredisi kullanan ihracatçılar için yüzde 70 olan TCMB’ye döviz satış yükümlülüğünü 2023 yılı Kasım ayında yüzde 40’a düşürüldüğünü söylemişti.Şimşek, yeni düzenlemeyle tüm ihracat bedellerinin ve döviz kazandırıcı hizmet gelirlerinin satış yükümlülüğünü yüzde 40’tan yüzde 30’a indirildiğini aktarmıştı.Diğer düzenlemelerAynı gün Resmi Gazete’de yayımlanan tebliğ ile TL’ye dönüştürülen döviz için verilen yüzde 2’lik destek kaldırıldı.Daha önce yurt dışı kaynaklı dövizlerin tamamı bozdurma kapsamındayken, yeni düzenlemeyle kapsama hangi tür gelirlerin gireceğini Merkez Bankası’nın belirleyeceğine ilişkin hüküm tebliğe eklendi.

Devamını Oku

Euro için siyasi riskler artıyor: Avrupa’da aşırı sağın zaferi euroyu nasıl etkileyecek?

Euro için siyasi riskler artıyor: Avrupa’da aşırı sağın zaferi euroyu nasıl etkileyecek?
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Avrupa Parlamentosu seçimleri aşırı sağın yükselişiyle dünya genelinde büyük ses getirirken, seçimler sonrasında analistler siyasi risklere işaret ederek euronun pozitif görünümünün darbe alabileceğini söyledi.Avrupa Parlamentosu seçimlerine aşırı sağ damga vurdu. Buna göre Fransa’da AP seçimlerinde aşırı sağcı Ulusal Birlik Partisi (RN) yüzde 31,50’lik oranla ve açık ara farkla ilk sırayı alırken, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un partisi Rönesans yüzde 15,2’lik oranla ikinci oldu. Partisinin açık farkla yenilgiye uğramasının ardından açıklamalarda bulunan Macron, sonuçların “Avrupa’yı savunan partiler için iyi olmadığını” kabul etti ve 30 Haziran – 7 Temmuz tarihlerinde erken seçime gidileceğini duyurdu.Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ise AP seçimlerinin sonuçlarına göre merkezdeki gruplara daha büyük sorumluluk düştüğünü söyledi. Mensubu olduğu grubun birinci gelmesiyle seçim sonuçlarının güçlü bir Avrupa isteyenlerin çoğunlukta olduğu mesajını verdiğini vurgulayan Von der Leyen, “Yani merkez yerinde duruyor ama sağdaki ve soldaki aşırıların da destek aldığı bir gerçek. Bu nedenle sonuç, merkezdeki taraflara büyük sorumluluklar yüklüyor” dedi.”Euronun pozitif görünümü darbe aldı”Öte yandan, Avrupa Parlamentosu seçimlerinde aşırı sağın zaferi euronun geleceği ile ilgili soru işaretlerini de beraberinde getirdi.Seçim sonuçlarının ardından euro dolar karşısında Asya işlemlerinde yüzde 0,5’e kadar gerilerken Euro/Dolar 1,0748 seviyesine kadar indi.Seçimleri değerlendiren Credit Agricole G-10 Kur Stratejisti Valentin Marinov, “Bu sonuçlar son haftalardaki euronun pozitif görünüme bir darbe olarak görülebilir. Tahvil getiri farklarının açılması da euro için negatif olacak” değerlendirmesini yaptı.Öte yandan, seçim sonuçları sonrası vadeli piyasada Fransız tahvilleri Alman benzerleri karşısında değer kaybederek getiri farkının açılmasına yol açtı.”Siyasi riskler yeniden artıyor”Singapur merkezli RBC Capital Markets Stratejisti Alvin Tan ise üçüncü çeyrekte euro/doların 1,05’e düşebileceğini tahmin ederek, “Euro için siyasi riskler yeniden artıyor” ifadelerini kullandı.Morgan Stanley ise sadece siyasi risk değil, ECB’nin faiz patikası hakkında net konuşamamasının da euro için bir risk oluşturduğunu belirtti.Aralarında Matthew Hornbach’ın da olduğu stratejistler ayrıca ECB’nin net olmayan patikası sebebiyle euronun ABD verileri ve Fed kararlarına daha bağımlı olacağını da söyledi.İLGİLİ HABERAvrupa Merkez Bankası 5 yıl aranın ardından ilk kez faiz indirdiAvrupa Merkez Bankası (ECB), haziran ayı olağan para politikası toplantısının ardından “Euro Bölgesi’nde enflasyonun zayıf ekonomik büyümeden daha az sorun teşkil etmeye başlaması” nedeniyle yaklaşık 5 yıl aranın ardından ilk kez faiz indirdi.İLGİLİ ANALİZBeş yılın ardından gelen faiz indirimi euroyu nasıl etkileyecek?Avrupa Merkez Bankası beş yılın ardından ilk kez dün faiz indirme kararı almıştı. Peki, ECB’nin bu kararı sonrası euro/TL’de beklenti ne yönde?

Devamını Oku

S&P yetkilisinden yıl sonuna ilişkin dolar/TL tahmini

S&P yetkilisinden yıl sonuna ilişkin dolar/TL tahmini
0

BEĞENDİM

ABONE OL

S&P Global Kıdemli Direktörü Frank Gill, Türkiye’ye yönelik son paylaşımında, dolar/TL’de yıl sonuna ilişkin beklentisini açıkladı. Gill ayrıca enflasyonun tek haneye gerilemesini beklediği tarihi de duyurdu.Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu S&P Global Kıdemli Direktörü Frank Gill, yayın hayatına dokuz yıl sonra dönen CNBC-e kanalına verdiği özel röportajda, Türkiye ekonomisine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.Buna göre S&P yetkilisinin konuyla ilgili kendisine yöneltilen sorulara verdiği yanıtlar şöyle oldu:”Bir not artışı olması için Türkiye’nin net rezervlerine bakacağınızı söylemiştiniz. Net rezervler mayıs sonu itibarıyla ilk kez artıya döndü. Şimşek de eksi rezervin gündemden kalktığı mesajını verdi. Bu gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?Kredi notunuzun görünümü pozitif. Türkiye’nin B+ olan notunu yıl sonundan önce gözden geçireceğiz. Üçte bir olasılıkla yükselebilir. Türkiye’nin rezerv birikimini ve cari açığındaki trendi izliyoruz. 2023’te bütçe açığı oldukça büyüktü. Ancak bu yıl sonuna doğru bunun yaklaşık olarak bir puan kadar düşeceğini tahmin ediyoruz. Bu süreç ayrıca altın talebine de bağlı. Piyasa, para politikasına ve yüksek seviyede kalan enflasyonun gelişimine son derece duyarlı olacak.Bir sonraki değerlendirmeniz 1 Kasım 2024’te. O tarihe kadar rezervlerde görmek istediğiniz bir seviye var mı?Dikkate aldığımız bir konu da kısa vadeli dış borçların brüt rezervi karşılama oranıdır. Kısa vadeli dış borçları 200 milyar dolar olarak tahmin ettik. Brüt rezervler halen bunun yüzde yüzünü karşılamıyor. Örneğin bu, IMF’nin dikkate aldığı bir ölçüt ve bu karşılama oranına ulaşmak için daha fazla rezerv birikimine ulaşmamız gerekecektir. Ancak genel olarak, rezervlerdeki trendin olumlu olduğunu düşünüyorum. Yani, sonuç olarak, belki de Türkiye’nin kendi rezervlerini, iç bankalardan alınan borçlar veya yurt dışı yerleşiklerden alınan swaplar yerine yurt içinde biriktirmesi gerekecek. Ama görünüm pozitif.Not artışına yönelik kurum açıklamasında, politika yapıcıların, cari açığın daraldığı ve dolarizasyonun tersine döndüğü ortamda enflasyonu düşürmeyi ve liraya olan güveni yeniden tesis etmeyi başarması halinde Türkiye’nin kredi notunun yükseltilebileceği ifade edilmişti. Bu parametrelerde ilerleme var mı? Bu yıl ikinci bir not artışı görür müyüz?Dediğim gibi, bu yıl sonuna kadar daha fazla bir iyileşme olasılığının oldukça yüksek olduğunu düşünüyorum. Politika faizinin yüzde 50’ye çıkması, birikimlerinizi TL’ye kaydırmayı oldukça cazip kılıyor. Böylelikle döviz mevduatlarının TL’ye kaydırılması eğilimini görüyoruz. Sanırım zorluk daha çok 2025’te olacak çünkü döviz kurundaki artış enflasyonun altında. Bu da giyim, tekstil gibi önemli ihracat sektörlerinin rekabet gücünü gerçekten olumsuz etkilemeye başlayabilir, ayrıca turizmi de bir dereceye kadar etkiler. Şu anda döviz kuru, enflasyonun düşmesindeki referans noktası. Mevcut politika veya strateji, döviz kurunun reel anlamda oldukça güçlü tutulması gibi görünüyor. Bu da rekabet gücünü etkileyebilir.“Önemli olan içeri giren paranın kalıcı olması”Teoride, bu, sadece hükümetin değil, şirketlerin de borçlanma maliyetinin sürekli olarak düşmesi gerektiği anlamına gelmelidir. Türkiye’nin yerel piyasalarına yabancı ilgisinin arttığını görüyoruz. Şirket tahvili piyasasında aşağı yönlü faiz eğrisi var. Bu da şirketlere daha uzun vadeli ve daha düşük faizli borçlanma fırsatı verebilir. Ancak bu paranın çoğu oldukça spekülatif para. Yabancılar, Türkiye’ye taşıma oranı çok çekici olduğu için geliyor. Bu durum, 2025’te sonlanabilir ve yabancı çıkabilir. Önemli olan içeri giren paranın kalıcı olması… Sanırım bu büyük bir zorluk. Daha fazla doğrudan yatırımı nasıl çekersiniz? Bu, gelecekteki kredi notunu etkileyebilir.“Enflasyonda tek hane üç yılı bulabilir”Türkiye’nin hazirandan itibaren dezenflasyon sürecine girmesi bekleniyor. Sizce enflasyonda kalıcı düşüş için bu bir başlangıç mı? Yoksa enflasyonda dalgalanma görebilir miyiz? Merkez Bankası yıl sonu hedefini 38 olarak açıklamıştı. Gerçekçi mi? Yüzde 55,8 olan tahmininizi revize edecek misiniz?Bizim bu yıl için ortalama enflasyon tahminimiz, yanılmıyorsam, evet, yüzde 56 ile 57 arasında. Biz, bu yıl için ortalama olarak yüzde 57’ye bakıyoruz. Gelecek yılın ortalama tahmini ise yüzde 28. Yani enflasyonda çok yavaş ve karmaşık bir düşüş süreci yaşanabilir. Tek haneli enflasyonu 2027 sonuna kadar görmüyoruz. Bu da üç yıl uzakta ve açıkçası, dünya komplike bir yer.Türkiye başka bir dış şok da alabilir. Bunun yanı sıra diğer izlediğimiz şey elbette gelir politikası. Asgari ücret politikası çünkü bu enflasyon için oldukça kritik. Yani, varsayılan olarak, 2024’te başka bir asgari ücret ayarlaması olmazsa, enflasyon daha hızlı düşebilir. Ancak aynı zamanda, 2025’te alınan ücret ayarlama kararlarına da bağlı olacaktır.“2024’te faiz indirimi olası görünmüyor”Faiz politikasında erken indirim riski görüyor musunuz?Yani, bunun büyük ölçüde tasarrufların dolarizasyon eğilimleri ve açıkça enflasyon trendlerine bağlı olacağını düşünüyorum. Ancak belki Merkez Bankası’nın 2025’in başlarında faizleri düşürmeyi düşünebileceğini bir fırsat görebilirsiniz. Bana göre, 2024’te bu çok olası görünmüyor. Tabii, enflasyonda ciddi bir düşüş yaşanmadığı sürece.“Şu anda TCMB başkanı olmak kolay bir iş değil”Fatih Karahan’ın Merkez Bankası Başkanı olmasının üzerinden 4 ay geçti. Merkez Bankası’nın bağımsızlığı ve kredibilitesi yeniden tesis edildiğini düşünüyor musunuz?Bu durumu ölçmenin bir yolu, sadece faiz politikasına bakmak olabilir ve faiz oranları geçen yazdan bu yana oldukça keskin bir şekilde artırıldı. Seçimlerden önce faiz artışı yaşandı ve bence bu Merkez Bankası’nın enflasyonu düşürmek için gerekeni yapacağına dair güçlü bir sinyaldir. Bu, açıkça olumlu bir işaret. Ancak şu anda Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın başkanı olmak kolay bir iş değil.“Gelen para 2025’te Türkiye’yi hızla terk edebilir”Türk tahvillerine yoğun talep var. Türkiye’ye sıcak para girişi sizce devam edecek mi? Olası bir geri çekilmede kurda ani bir şok riski gündeme gelir mi?Bu nedenle, portföy girişleri açısından görünüm, özellikle gecelik piyasaya ve yerel piyasada çok iyi görünüyor. 2024 için çok güçlü portföy girişleri göreceğimizi düşünüyorum. Mayıs ayı boyunca ve hatta geçen hafta boyunca gerçekten çok önemli girişler oldu. Ancak 2025 yılında küresel piyasa koşullarına bağlı olarak, paraların Türkiye’yi de hızla terk edebileceğini düşünüyorum. Yetki alanımızda olan başka bölgelerdeki gibi, örneğin Mısır. Mısır’da yaşanılan şuydu: 2020-2021’de önemli portföy girişleri görülmüştü. 2022’de ise bazı büyük çıkışlar olmuştu. Benzer şekilde Türkiye’de de böyle bir durum yaşanabilir. Bence bu para gidecek. Bu yüzden de Türkiye kalıcı ve doğrudan yatırımı çekmeli ve sermayeyi yeniden temel alarak inşa etmeli. Türkiye’nin avantajlarına yatırım yapılmalı. Genç bir nüfusa sahip, dirençli bir ekonomi. AB ile özel bir gümrük anlaşması var. Dolayısıyla Türkiye’ye daha fazla doğrudan yatırım yapılmasını görmek güzel olurdu.’“Enflasyonun düşmesiyle daha fazla doğrudan yatırım göreceğiz”Türkiye’nin gri listeden çıkması gündemde. Doğrudan yatırımlarda canlanma olur mu?Eğer Türkiye gri listeden çıkarılırsa, bunun yardımcı olacağını düşünüyorum. Doğrudan yatırım yapan yabancı yatırımcılar çok dikkatli ve çok temkinli davranıyor. Bu yüzden Türk piyasasına milyarlarca dolar yatırım yapma kararı almaları uzun sürebiliyor. Bu nedenle, faiz oranlarının ve döviz kurlarının volatilitesine, işgücü maliyetine ve sadece iç piyasanın görünümüne de bakacaklarını düşünüyorum. Ancak Türkiye’de yatırım yapma fırsatları da var. Ve enflasyonu düşüren yönetim adımları ile sanırım daha fazla doğrudan yabancı yatırımcı göreceğimizi düşünüyoruz.“Dolar yılı 32,5 seviyesinde tamamlar”Son dönemde dolar/TL’de nispeten bir sakinleşme yaşanıyor. Bu suni mi sizce yoksa dolar/TL’de yukarı yönlü riskler durdu mu? Yıl sonunda dolar/TL öngörünüz nedir?Yani, doların TL karşısında 2024’te oldukça istikrarlı olacağını düşünüyoruz. Yıl sonunda 32,5 seviyesinde sonlanabilir ve şu anki seviyeye oldukça yakın. Bunun bir numaralı nedeni, haziran ve eylül aylarındaki turizm sezonu ile güçlü bir döviz girişinin olması. Asıl soru, doların çıkacağı zamanlarda ne olacak? Yılın sonuna doğru normalde, daha yüksek döviz çıkışları ve enerji ithalatı için daha fazla döviz talebi olur. Bu nedenle, yıl sonunda biraz daha fazla volatilite olabileceğini hissediyorum. Ancak hala portföy girişlerinin çok güçlü olduğunu izliyoruz. Merkez Bankası aslında dolar alıyor, dolar satmıyor. Bu nedenle, 2024 için durum iyi görünüyor. 2025 ise daha büyük bir ayarın yapılıp yapılmayacağı sorusunu akıllara getiriyor. Çünkü 2025 yılı zor geçebilir ve özellikle ihracatçılar için bazı sektörlerin kar marjları oldukça sıkıntıya düşebilir.”İLGİLİ HABEREuro için siyasi riskler artıyor: Avrupa’da aşırı sağın zaferi euroyu nasıl etkileyecek?Avrupa Parlamentosu seçimleri aşırı sağın yükselişiyle dünya genelinde büyük ses getirirken, seçimler sonrasında analistler siyasi risklere işaret ederek euronun pozitif görünümünün darbe alabileceğini söyledi.

Devamını Oku